-
Alman
birliğinin Bismarck önderliğinde kurulmuştur ve bu birliğin kurulması üç
safhada gerçekleşmiştir ve bu üç safha da bir savaştır.Bismarck 1870-71
savaşında Fransa’yı yenilgiye
uğrattıktan sonra 18 Ocak 1871’de
Alman İmparatorluğu’nu ilan etmişti.Nasyonalizm
akımının etkisiyle Almanya’nın milli birliğini kurması onu Avrupa’da 1871’den itibaren kuvvetli konumuna getirmiş ve milletlerarası
münasebette Almanya etrafında şekillenmeye başlayan bir gelişme meydana
gelmiştir.
Alman birliğinin
kurulmasından sonra İmparatorluk başbakanı Bismarck’ın uygulamış olduğu
politikalarla onlara kesin bir üstünlük kazandırmış ve bunun sonucunda
Almaya’nın etrafında Üçlü İttifak dediğimiz kuvvetler bloğu ortaya çıkmıştır.Alman
İmparatorluğu içerde ve dışarıda olmak üzere iki önemli problemle karşı karşıya
kalmıştır.
Birinci Mesele: Kurulan Alman birliğinin sağlam bir temel
üzerine oturtulması idi.Çünkü kurulan Alman birliği İtalya birliğinde olduğu
gibi ülkelerin kendi istekleri sonucu katılmasıyla gerçekleşmemişti.Prusya’nın
Danimarka,Avusturya ve Fransa karşısında kazandığı başarılar Alman devletlerini
bu birliğe katılmasını zorunlu kılmıştı.Güney devletleri ise Fransa devletinin
desteğinden yoksun kaldıkları için katılmışlardı bu sebeple bu birliğin sağlam
temellere oturtulması gerekiyordu.Bu sebeple Bismarck dışarıda ciddi bir
sorunla karşılaşmayarak birliğin yapısını güçlendirmek istiyordu.Kısacası
barışın sağlanması ve devam etmesi Bismarck için önemli bir konuydu.
İkinci Mesele : ise Fransa meselesi
olmuştur.Fransa’nın Almanya karşısındaki yenilgisini hazmaedemeyip intikam
almak için ilk fırsatta harekete geçeceğini bilen Bismarck için Fransa’nın intikam savaşına girmesi
büyük bir endişe uyandırmıştı.Çünkü Bismarck’a göre Fransa Almaya’ya savaş
açacağı sırada 1870-71’de olduğu gibi tek başına olmayacak zafer kazanmak için
güçlü bir Avrupa devletinin desteğini alacaktı.Bu da Alman Birliği’nin
bozulması anlamına gelebilirdi.Bu sebeple Almanya’ın dışta barışı sağlayarak
Fransa’nın yanında olabilecek devletleri de kendi tarafına çekip Fransa’yı
yalnız bırakması gerekiyordu.1871’den
sonra Alman dış politikasının iki temel ilkesi vardı bunlar barış ve
barışın korunması için de Fransa’nın yalnız bırakılması olmuştur.
Fransa’nın
birleşebileceği ilk devlet olarak Avusturya vardı ama Bismarck Avusturya ile
yakın münasebetler kurmaya dikkat etmişti.Avusturya’da 1815’den sonra kurulan
İtalyan ve Alman birliklerine mani olamamıştı bu sebeple Almanya’nın barışçıl
politikalarına karşılık verdi.
Fransa’nın
birleşeceği ikinci devlet İtalya olabilirdi ama Bismarck bunun üzerinde fazla
durmadı milli birliklerini kurmuş olsalar da İtalya Alman birliği kadar güçlü değildi.
Ayrıca Fransa ve İtalya arasında devam eden anlaşmazlıklar Bismarck’ın
İtalya’yı yanına çekmesini gerektirmiyordu.
Geriye İngiltere
ve Rusya kalıyordu ve Bismarck bu iki devletin durumlarını tespite
koyuldu.İngiltere’nin Fransa ile ittifak kurmasının imkanı yoktu çünkü o sırada
İngiltere ve Fransa o dönemde Mısır üzerinde bir çatışma halindeydiler ve
münasebetleri bu yüzden iyi değildi.Rusya’ya gelince Bismarck bu konuda
endişeliydi çünkü Fransa-Rusya ittifakı Almanya’yı arada bırakacak ve Almanya
iki cepheli bir savaş arasında kalacaktı.Bu savaşın sonucu Almaya için hiç iyi
olmayacaktı.Fransa-Rusya birleşme
ihtimali “Bismarck Kabusu” olarak adlandırılmıştır.
Fransanın yalnız bırakılması ve Avrupa’da barışın sağlaması Bismarck için
mühim bir mesele olmuştur ve bu durum zorunluluk arz etmiştir.Bismarck 1871’den
görevden ayrıldığı 1890’a kadar bu ki devLETİ Almanya’nın yanında tutmak için
çaba harcamıştır.Bu durum da Almanya’yı devre içinde 1871-1890 seneleri
arasında Avrupa diplomasisinde üstün bir konuma getirmiştir.
Bismarck Kombinasyonları :
v
-Birinci
Üçlü İmparatorlar Ligi: 1866’da
Bismarck Avusturyayı savaş alanında yenilgiye uğratsa da bu devletin ileride
kendisine yararı olacağını düşünüp ona yenik muamelesi yapmamıştı.İki devlet
arasında imparatorlar düzeyinde karşılıklı ziyaretler ile bu ilişkiler daha da
geliştirilmiştir.Rusya’nın Fransa ile ittifak kurma ihtimalini Rusya göze
alamamıştı.Çünkü Fransa’nın tek arzusu intikam savaşıydı halbuki Rusya
Avusturya ve Almanya ile bir savaş düşünmüyordu,ve Fransa’nın zayıf olması da
eklenince Rusya için bu durum avantaj sağlamıyordu.İngiltere ise Rusya ile o
dönemde bir çatışma içerisinde olduğundan bir ittifak kurmaları söz konusu
değildi,Rusya’nın Kafkasları ele geçirdikten sonraki alanı İran ve
Afganistan’dı onlar da Hindistan’a bitişik topraklardı ve bu durum İngiltere’yi
korkutuyordu.Rusya tam bir yalnızlık içindeydi ve bu sebeple çareyi Pan-Cermen
bloğu ile yakın münasebetler içine girmekte gördü bu da zaten Bismarck’ın
beklediği bir şeydi.Bu sebeple 1872 Eylülü’nde Almanya Avusturya-Macaristan ve
Rus İmparatorları bir araya gelerek bir toplantı yaptılar ve buna “Birinci Üç
İmparatorlar Ligi” diyoruz.Bu toplantıda yazılı bir anlaşma imzalanmamıştır ama
sözlü olarak bu üç devletin Avrupa’da ortak politika izleme esasında
anlaşılmıştır.Avrupa’nın en büyük devletleri arasındaki bu anlaşmadan sonra
Fransa yalnız kalıyordu.Ancak bu üçlü ittifak uzun ömürlü olmamıştır çünkü
Almaya Balkanlar’da mücadele içine girmiş iki devleti ortak bir kombinasyonun
içinde tutmaya çalışıyordu ama Osmanlı Rus savaşları (1877-78) sonucunda
Avusturya ve Rusya Balkan toprakları
paylaşımı konusunda anlaşamadılar ve bu ittifak bozuldu.
v
Almaya Avusturya İttfakı : Rusya Avusturya
arasındaki Balkan mücadeleleri sonucunda Bismarck bu iki devletten birini
tercih etmek durumunda kaldı ve Avusturya ile ittifak yaptı.Bu bir savunma
ittifakıydı.Yani taraflardan birine
herhangi bir devlet saldıracak
olursa birbirlerine yardım edeceklerdi.(1879)
v
1881 İkinci Üç İmparatorlar Ligi : 1879’da
Avusturya ile ittfak yapan Bismarck Rusya’yı tamamen gözden
çıkarmamıştı,Avusturya ile yaptığı gizli ittifakı Rusya’ya duyurdu ve bu durum
Rusya’yı endişelendirdi.Çünkü Pan-Cermen bloğu sadece siyasal değil askeri
olarak da ittifak kurmuştu.Rusya İngiletere ve Fransa ile olan durumunu düzeltemeyeceği
için yine Pan-Cermen bloğuyla yakınlaşmak zorundaydı.Rusya’nın başvurusu
üzerine “ İkinci Üç İmparatorla Ligi” anlaşması yapıldı.(1881 Haziran)Bu
anlaşma yazılı olarak yine ortak politika esasına göre yapılmıştır.Bu esas
Avrupa’daki barışın korunmasıydı.Ama Balkan mücadelesi Avusturya ve Rusya
ilişkilerini tekrar bozunca bu ittifak da fazla uzun sürmedi.
v
1882 Üçlü İttifakı : Almanya Rusya’yı 1881’de
ittifaka dahil ettikten sonra 1882 yılında İtalya,Avusturya ve Almanya
arasındaki üçlü ittifak Bismarck politikalarının en yüksek seviyesidir ve
Avrupa’da Almaya’nın tartışmasız en üstün gücünü kuruyordu.Bu üçlü ittifak
İtalya’nın teşebbüsüyle gerçekleşmiştir.İtalya’nın bu ittifakı kurma sebebi
kısaca ; 1880’lerde başlayan sömürgecilik faaliyetlerinde İtalya’da her büyük
devlet gibi geri kalmamıştı.İtalya sömürge alanı olarak diğer devletlerin
aksine Afrika ve Asya değil de kendisine mesafe bakımından yakın olan Tunus’u
seçti.İtalya Osmanlı idaresindeki
Tunus’u işgal etme hazırlığındayken Fransa Tunus’u birdenbire işgal etti ve
İtalyanlar bu duruma oldukça sinirlendi.Bu olaydan sonra zaten iyi gitmeyen
İtalya Fransa ilişkileri iyice bozuldu.Sömürgecilik için güçlü bir devletle
ittifak zorunluluğu İtalya’yı bu duruma zorlamıştır.Bu üçlü İttifak 1882 Mayıs’ın
da imzalanmıştır.Bu da bir savunma ittifakıdır.Bu üç devletten birine Avrupa
devletlerinden biri saldıracak olursa diğer ikisi tüm güçleriyle yardım
edecekti.Bu üçlü ittifak Almanya’nın
Avrupadak üstünlüğünü kesinleştirmiştir.
1887 Alman- Rus
Anlaşması : 1885-86 Bulgaristan olaylarında Avusturya ile Rusya’nın arası yine
açılınca Bismarck artık onları üçlü bir ittifak içerisinde tutamayacağını
anlamıştı Rusya ile de ilişkilerini
bozmak istemeyen Bismarck 1887 yılında Rusya ile bir anlaşma yaparak onu
kendisine bağladı.Bu anlaşmayla Bismarck Osmanlı İmparatorluğunu feda ederek
Rusya2nın Boğazları ele geçirmesini kabul etmiştir.Bu anlaşma Avrupa’da Almanya
üstünlüğünü devam ettiren son anlaşma olmuştur.Bundan sonra Bismarck’ın
görevden ayrılmasıyla Almanya farklı bir poltika izleyecek ve Alman üstünlüğü
sona erecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder